Türkiye'de uzun yıllardır devam eden sorunlara çözüm arayışları kapsamında başlatılan "açılım" sürecinin toplumda ne kadar karşılık bulduğu merak konusu. Medyaradar analisti Atilla Akar, bu konuda kapsamlı bir değerlendirme yaparak toplumun nabzını tutmaya çalıştı. Anket sonuçlarına değil, doğrudan halkın içindeki gözlemlerine dayanarak yaptığı analizde, toplumun açılım sürecine temkinli yaklaştığı ve bazı kaygılar taşıdığı belirtiliyor.

Toplumun Tepkisi: Destek mi, Şüphe mi?

Atilla Akar'a göre, toplumun büyük bir çoğunluğu prensipte "terörsüz bir Türkiye" ve "barış" istiyor. Ancak, geçmişte yaşanan olumsuz deneyimler ve PKK'nın geçmişteki eylemleri nedeniyle güven sorunu yaşanıyor. Akar, "İnsanlar bunca yıl insanlara kan kusturmuş PKK’nın bu kadar kolay hafızalardan silinmesini, yaptıklarının unutulmasını da hazmedemiyorlar. Tam bu noktada PKK’yı ‘Güvenilmez’ buluyorlar" ifadelerini kullanıyor. Ayrıca, siyasilerin ani bir şekilde "Sayın Öcalan" demeleri ve Öcalan'a teşekkür etmeleri de toplumda şaşkınlık yaratmış durumda.

Toplumun kafasındaki soru işaretleri şöyle sıralanabilir:

• Acaba bu bir tuzak mı?
• PKK gerçekten değişti mi?
• Şehit haberleri tekrar gelecek mi?
• PKK'nın Lozan ve 1921 Anayasası ile ilgili açıklamaları ne anlama geliyor?

Akar, toplumun bilinçaltının harekete geçtiğini ve kolektif hafızanın kolay kolay silinmediğini vurguluyor. 1. Açılım Süreci'nde yaşanan olumsuzlukların da bu temkinli yaklaşımda etkili olduğunu belirtiyor. O dönemde yaşanan Habur rezaleti, Oslo süreci ve "Akil Adamlar" gibi olaylar, toplumda güvensizlik yaratmıştı.

Ekonomik Narkozun Etkisi

Toplumdaki tepkisizliğin bir diğer nedeni ise ekonomik sorunlar olabilir. İnsanların gündelik geçim derdine düşmesi, vatanı söz konusu olduğunda bile eskisi kadar hassas olmamalarına yol açmış olabilir. Ancak bu, vazgeçtikleri anlamına gelmiyor. Siyasete ve siyasilere olan güven kaybı da bu duyarsızlıkta etkili olabilir. Akar, "Bana kalırsa şimdilik ‘Bekle gör’ yapıyorlar. (Ancak ‘Tam güven’ duyarlarsa destek vereceklerdir)" diyor.

Sonuç olarak, Atilla Akar'ın analizine göre toplum açılım sürecine temkinli yaklaşıyor. Geçmişteki olumsuz deneyimler, güven sorunu ve ekonomik kaygılar bu temkinliğin nedenleri arasında. Toplumun tam olarak ikna edilmesi için daha fazla çaba gösterilmesi ve şeffaf bir iletişim kurulması gerekiyor. Aksi takdirde, toplumun tepkisi beklenenden farklı olabilir.