
Demirtaş'tan Süreç Yorumu: CHP Hedefte, Ayrışma Derinleşti! Şok Detaylar
Tutuklu eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, T24'teki yazısında dikkat çeken bir "süreç" değerlendirmesi yaptı. Demirtaş, CHP'ye yönelik operasyonların ayrışmayı derinleştirdiğini belirtirken, yapılması gereken hamleleri sıraladı. Bu açıklamalar, siyaset gündemine bomba gibi düştü ve geniş yankı uyandırdı.
Süreç Nasıl Değerlendirilmeli?
Demirtaş, sürecin muhasebesini yaparken, iktidara yönelik eleştirilerini dile getirdi. Ona göre, atılması gereken adımlar yerine, CHP'ye yönelik operasyonlar ve benzeri hamleler, ayrışmayı daha da körükledi. Demirtaş, özellikle kayyum atanan belediyelerin iade edilmemesi ve siyasi tutukluların serbest bırakılmaması gibi konuların, ayrışmayı derinleştiren unsurlar olduğunu vurguladı.
Demirtaş'ın bu konudaki sözleri şöyle: "Dost acı söyler, ben barışın ve kardeşliğin dostu olarak bunları 12 metrekarelik hücremden görüyor ve üzülüyorum. Kürt – Türk kardeşliği pekiştirilmeden, üstüne Türk – Türk ayrışması eklendi."
Kardeşlik Hukuku ve Duygusu Onarılmalı
Demirtaş, sürecin kilit kavramının "silah" değil, "kardeşlik" olduğunu savunuyor. Silahın kardeşlik hukukunu zedelediğini, bu nedenle öncelikle silahların devreden çıkması gerektiğini belirtiyor. Ancak, bununla eş zamanlı olarak kardeşlik hukuku ve duygusunun da onarılması gerektiğini vurguluyor. Demirtaş'a göre, bu konuda etkili ve sonuç alıcı adımlar atılmadı.
- Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli ve Abdullah Öcalan’ın inisiyatifleriyle son bir yılda önemli gelişmeler yaşandı, ciddi adımlar atıldı.
- Bahçeli’nin Ekim 2024’teki girişimi ve çağrısı
- Öcalan’ın 27 Şubat çağrısı
- Erdoğan’ın süreci sahiplenmesi
Demirtaş, yasa yapım sürecine de değinerek, "Yasa nerede yapılır?" sorusuna, "Yasa toplumda, halkta, millette yapılır; Meclis ise o yasayı norma dönüştürür ve bağlayıcı hale getirir." şeklinde cevap veriyor. Ona göre, kardeşliğin yasaları önce halkın yüreğinde ve bilincinde yapılmalı. Duygu birliği sağlanmadan yasa yapmaya kalkışmanın, halkın iradesine ters düşmek anlamına geleceğini belirtiyor.
Neler Yapılabilirdi?
Demirtaş, kardeşlik hukukunu güçlendirmek için çeşitli önerilerde bulunuyor. Örneğin, Meclis Komisyonu'nun farklı şehirlerdeki önemli mekanları ziyaret etmesini, kardeşlik maçları düzenlemesini, milli takımın bir maçını Diyarbakır'da oynamasını, gençlerin kardeşlik bildirileri okumasını ve Kültür Bakanlığı'nın kardeşlik konserleri düzenlemesini öneriyor. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Kürtçe-Türkçe sözlükler basmasını ve Ulu Camilerde kardeşlik hutbeleri okunmasını da önemli adımlar olarak görüyor.
Demirtaş, bu tür adımların atılmaması nedeniyle, muhalefete yönelik operasyonlarla ayrışmanın derinleştiğini savunuyor. Siyasi tutukluların serbest bırakılmaması ve kayyum atanan belediyelerin iade edilmemesi gibi durumların da bu ayrışmayı körüklediğini belirtiyor.
Sonuç olarak Demirtaş, barış ve kardeşlik için umudunu koruduğunu ve mücadele kararlılığını sürdürdüğünü ifade ediyor. "Biliyoruz, inanıyoruz ve çabalıyoruz. Barış ve kardeşlik mutlaka kazanacak." diyerek sözlerini tamamlıyor.













