Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabinede yapılan sunumun ardından zorunlu eğitimde kısaltma çalışmalarına "Biraz daha çalışın" talimatı verdi. Bu karar, eğitimde yapılması planlanan reformların ertelenmesine neden olabilir. Peki, Erdoğan'ın bu kararının ardında yatan sebepler neler? İşte detaylar...

Eğitimde Kısaltma Çalışmaları Rafta mı?

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) yeni lise modeli için hazırladığı rapor, kabinede Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu. 2+2 modeli olarak adlandırılan bu sistemde, öğrenciler ilk iki yılı tamamladıktan sonra isterlerse eğitimlerine son verip temel diploma alabileceklerdi. Ancak Erdoğan, sunumun ardından taslak üzerinde daha fazla çalışma yapılması gerektiğini belirtti.

Bu kararın alınmasında, Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu'nun sunduğu değerlendirme raporunun etkili olduğu düşünülüyor. Kurul, 2+2 modelinin özellikle dezavantajlı bölgelerde eğitimde dışlanma gibi olumsuz sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.

Öğretmenler Norm Fazlası Olacak mı?

2012 yılında 4+4+4 sistemine geçildiğinde, ilkokul eğitiminin beş yıldan dört yıla inmesiyle 42 bin 500 sınıf öğretmeni norm fazlası olmuştu. Benzer bir durumun yaşanması ve öğretmenlerin etkilenme ihtimali endişesi dile getiriliyor. Bu endişeler de Erdoğan'ın kararında etkili oldu.

Ayrıca, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin (yeni müfredat) uygulanmasında ikinci eğitim öğretim yılına yeni girilmişken, atılan yeni adımların tam olarak oturması için çalışmaların bir süre daha devam etmesi gerektiği belirtiliyor.

"Süre Değil, Nitelik Tartışılmalı"

Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu, Millî Eğitim Bakanlığı yetkililerinin de katılımıyla gerçekleştirdiği toplantıda benzer eleştirileri dile getirdi ve "Süre ve biçimin değil; nitelik ve anlam tartışılmalı" dediği öğrenildi.

Eğitim Politikaları Kurulu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimat vermesi durumunda yeni lise modeli için bir rapor çalışması yapacaklarını da belirtti.

Zorunlu eğitimin kısaltılmasına yönelik çalışmaların şimdilik askıya alınması, eğitim camiasında farklı tepkilere yol açtı. Bazı kesimler, bu kararın aceleci bir adım olmasını engellediği için memnuniyet duyarken, bazıları ise reformların gecikmesinden endişe ediyor.