Arkeologlar, Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesi ve gömülmesiyle ilgili İncil'deki anlatıları destekleyen kanıtlara ulaştıklarını öne sürerek büyük bir iddia ortaya attılar. Bu iddia, Hristiyan dünyasında büyük yankı uyandırdı ve konuyla ilgili tartışmaları alevlendirdi. Peki, bu iddiaların dayanağı ne ve arkeologlar hangi kanıtları gösteriyor?
İncil'deki Bahçe ve Arkeolojik Kanıtlar
İtalya'daki bir üniversiteden bir grup arkeolog, yaptıkları kazılarda önemli bulgulara ulaştıklarını belirtiyor. Bu bulguların merkezinde ise fosilleşmiş bitkiler yer alıyor. İncil'deki anlatıya göre Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği yerin yakınında Kudüs'teki Kutsal Kabir Kilisesi bulunuyor. Yuhanna İncili 19:41'de, konuyla ilgili şu ifadeler yer alıyor: "İsa’nın çarmıha gerildiği yerde bir bahçe vardı ve o bahçede, daha önce hiç kimsenin gömülmediği yeni bir mezar bulunuyordu. Oraya İsa’yı yatırdılar."
Roma'daki Sapienza Üniversitesi'nden arkeologlar, 2 bin yıl öncesine tarihlenen zeytin ağaçları ve asmalara ait fosil kalıntıları buldular. Bu bulgu, İncil'de bahsedilen "bahçe"ye dair önemli bir kanıt olarak değerlendiriliyor. Çalışmanın baş arkeoloğu Francesca Romana Stasolla, bu konuda şunları söylüyor:
Arkeobotanik bulgular bizim için özellikle ilgi çekici oldu. Yuhanna İncili’nde belirtilen bilgiler, dönemin Kudüs’üne hâkim biri tarafından yazılmış ya da derlenmiş gibi görünüyor. İncil, Golgota (Çarmıh Tepesi) ile mezar arasında yeşil bir alan bulunduğundan bahsediyor ve biz bu alanda tarım yapılan bir bölgeyi tespit ettik.
Kutsal Kabir Kilisesi ve Tarihi Önemi
Kutsal Kabir Kilisesi, Hristiyanlar için en kutsal mekanlardan biri olarak kabul ediliyor. Kilisenin, Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği, gömüldüğü ve dirildiği yer olduğuna inanılıyor. Bu nedenle, arkeologların bu bölgede yaptığı çalışmalar büyük bir önem taşıyor. Stasolla, bu konuya şu sözlerle değiniyor:
Gerçek hazine, bu bölgeyi inançlarıyla şekillendiren insanların tarihini ortaya çıkarıyor olmamızdır. Bir kişinin Kutsal Kabir’in tarihsel gerçekliğine inanıp inanmaması önemli değil. Nesiller boyunca insanların buna inanmış olduğu bir gerçek. Bu yerin tarihi, Kudüs’ün tarihidir.
Arkeologlar, Paskalya kutlamaları nedeniyle kazı çalışmalarına ara vermiş olsalar da, kutlamaların ardından çalışmalara yeniden başlayacaklarını ve bölgenin kadim tarihi hakkında daha fazla bilgi edinmeyi hedeflediklerini belirtiyorlar.
Bu iddialar ve bulunan kanıtlar, Hz. İsa'nın mezarının yeriyle ilgili süregelen tartışmalara yeni bir boyut kazandırıyor. Arkeologların yapacağı yeni çalışmalar ve elde edeceği bulgular, bu konudaki gizemi aydınlatmaya yardımcı olabilir. Ancak, bu iddiaların kesin bir kanıt olarak kabul edilmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu da unutulmamalı.
