PKK'lılar Askere Alınmalı mı? Dağdan Kışlaya Tartışma Yarattı!
Aktüel

PKK'lılar Askere Alınmalı mı? Dağdan Kışlaya Tartışma Yarattı!


18 July 20255 dk okuma28 görüntülenmeSon güncelleme: 24 July 2025

Türkiye'de uzun süredir devam eden terörle mücadele sürecinde, çözüm arayışları kapsamında ortaya atılan bir fikir tartışma yarattı: PKK militanları askere alınmalı mı? Bu soru, toplumda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden olurken, uzmanlar ve siyasetçiler de konuya dair farklı açılardan yaklaşımlar sergiliyor. Medyaradar analisti Atilla Akar'ın kaleme aldığı bu analiz, konunun farklı boyutlarını ele alarak, olası sonuçları değerlendiriyor.

PKK'lıların Askerlik Yapması: Toplumsal Tepkiler ve İroni

PKK'lıların askere alınması fikri, özellikle sosyal medyada büyük tepkilere yol açtı. Vatandaşlar, durumu ironik bir dille eleştirerek, "Apo Genelkurmay Başkanı olsun", "Apo'nun askerleriyiz diye slogan atarlarsa" gibi paylaşımlarda bulundular. Bu tepkiler, toplumun konuya ne kadar hassas yaklaştığını ve endişelerini açıkça gösteriyor.

  • "Apo Genelkurmay Başkanı olsun"
  • "Apo’nun askerleriyiz diye slogan atarlarsa"
  • "Bunları attığınız Atatürkçü teğmenlerin yerine subay yapın"

Ancak, bazı kesimler ise barış sürecinin bir gereği olarak, PKK'lıların da askerlik yapmasının mümkün olabileceğini savunuyor. Onlara göre, silahların susması ve toplumsal bütünleşmenin sağlanması için bu adım atılabilir. Bu görüşü savunanlar, her iki tarafın da fedakarlık yapması gerektiğini belirtiyor.

Resmi Açıklamalar ve Belirsizlikler

AK Parti'nin Kızılcahamam Kampı'nda Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, konuyla ilgili bir soruya, "Askerlik çağına gelen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı örgüt üyeleri herhangi bir eyleme katılmamışsa, askerlik görevini yapmamışsa askere alınır" şeklinde cevap verdi. Bakan Güler'in bu açıklaması, devletin temel prensiplerine uygun olsa da, uygulamada bazı sorunları beraberinde getirebilir.

En büyük sorunlardan biri, "Herhangi bir eyleme katılmamışlarsa" şartının nasıl tespit edileceği. Dağda yıllarca silahlı faaliyetlerde bulunmuş bir kişinin, herhangi bir eyleme katılmadığını kanıtlamak oldukça zor. Ayrıca, bu kişilerin kendi beyanlarına ne kadar güvenilebileceği de ayrı bir soru işareti.

Bakan Güler'in, "Bugüne kadar Kürt kardeşlerimiz hiçbir sorun olmadan askerlik yaptı" şeklindeki ifadesi de tartışma yaratıyor. Çünkü, dağda ideolojik eğitim almış ve Türk ordusuna düşmanlık beslemiş militanlarla, evinden askere gelen sıradan Kürt gençleri arasında büyük farklar bulunuyor. Bu nedenle, PKK'lıların askere alınması durumunda yaşanabilecek sorunlar da farklı olabilir.

Olası Senaryolar ve Riskler

PKK'lıların askere alınması durumunda, çeşitli senaryolar ve riskler ortaya çıkabilir. İşte bazı olası durumlar:

  • Askerlik yapmamaları durumunda, toplumdaki huzursuzluk ve tepkiler artabilir.
  • Askerlik yapmaları durumunda, stratejik birliklerde görevlendirilemezler ve ellerine silah verilemez.
  • Sadece onlardan oluşan taburlar oluşturulabilir ve kendi hallerinde vakitlerini doldurup gidebilirler.
  • Kısa dönem askerlik gibi yeni bir yasa formülü denenebilir.
  • Yönetici pozisyondakiler, sağlık gerekçeleriyle askerlikten muaf tutulabilir.

Ayrıca, PKK'lıların olduğu yerlerde disiplin sorunları yaşanabilir. "Biz T. C. Subaylarının emirlerini dinlemeyiz", "Türk bayrağına selam durup, yemin etmeyiz" gibi durumlar ortaya çıkabilir. Bu durum, birlikteki diğer askerlerin psikolojisini olumsuz etkileyebilir ve intikam duygularına yol açabilir. Hatta, savaş durumunda bu kişilerin askeri arkadan hançerleme ihtimali bile bulunuyor.

Entegrasyonun en zor olduğu alanlardan biri, kimliklerin entegrasyonudur. Bu süreçte ciddi uyum sorunları yaşanabilir ve psikolojik sıkıntılar ortaya çıkabilir. Bu nedenle, risklerin iyi hesaplanması ve önlemlerin alınması gerekiyor.

Sonuç olarak, PKK'lıların askere alınıp alınmaması konusu, Türkiye'nin önünde duran önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu konuda verilecek karar, toplumun geleceği ve barış sürecinin başarısı açısından büyük önem taşıyor. Tüm riskler ve olasılıklar dikkate alınarak, akılcı ve sağduyulu bir yaklaşım sergilenmesi gerekiyor.